Haberler
04 Haziran 2025Şahruhiye Antik Kenti’nde Türk-Özbek Ortaklığıyla Tarih Gün Yüzüne Çıkıyor
Türk-İslam tarihinin önemli merkezlerinden biri olan Şahruhiye Antik Kenti, Türkiye ve Özbekistan iş birliğiyle yürütülen arkeoloji projesi kapsamında gün yüzüne çıkarılıyor.
Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı Başkanlığı (TİKA) ile Özbekistan Bilimler Akademisi Milli Arkeoloji Merkezi iş birliğiyle yürütülen kazı çalışmalarında Timurlular dönemine ait kalıntılar ortaya çıkarıldı. Proje, Türk-İslam tarihine ışık tutarken, Şahruhiye’nin UNESCO Dünya Mirası Listesi’ne alınması da hedefleniyor.
Özbekistan’ın Taşkent vilayetine bağlı Akkurgan bölgesinde, Seyhun (Sırderya) Nehri kıyısında ve İpek Yolu güzergâhında yer alan Şahruhiye, Timurlular dönemine ait önemli bir yerleşim olarak biliniyor.
Beş yıl sürmesi planlanan proje, Ankara Yıldırım Beyazıt Üniversitesi Tarih Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Tuba Tombuloğlu başkanlığında yürütülüyor. TİKA’nın desteğiyle başlatılan kazılara, Özbekistan Bilimler Akademisi’ne bağlı Milli Arkeoloji Merkezi de bilimsel katkı sunuyor. Çalışmalara iki ülkeden uzmanlar katılıyor.
Kazılarda bugüne kadar saray kalıntıları, savunma tahkimatları, mimari yapılar, ince işçilikle üretilmiş seramik ve cam eserler ortaya çıkarıldı. Elde edilen buluntular, hem Türk-İslam sanatının zenginliğini hem de Şahruhiye’nin tarihî ve stratejik önemini gözler önüne seriyor.
TİKA Taşkent PKO Koordinatör Yardımcısı Albina Tuzlu, TRT Avaz’a yaptığı açıklamada, Şahruhiye kazısının Türkiye ile Özbekistan arasında gerçekleştirilen ilk ortak arkeolojik proje olduğunu belirterek, “Bu tür projeler, iki ülke arasındaki tarihî ve kültürel bağları daha da güçlendiriyor” dedi.
Tuzlu, kazı alanında çalışan Türk ve Özbek akademisyenler için gerekli barınma ve çalışma koşullarının sağlanması amacıyla TİKA’nın ekipman ve malzeme desteğinde bulunduğunu, ayrıca Türkiye’den 12 kişilik uzman heyetin bölgeye gönderildiğini ifade etti.
Ankara Yıldırım Beyazıt Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Tuba Tombuloğlu da Şahruhiye’nin iki bin yıllık bir Türk şehri olduğunu vurgulayarak, Seyhun Nehri’nin yıkıcı etkisiyle kaybolmakta olan bölümlerin kurtarılmasının hedeflendiğini söyledi. Şehrin UNESCO Dünya Mirası Listesi’ne alınması için çalışmalar yürütüldüğünü aktaran Tombuloğlu, “Bölgede çömlek fırınları, ham madde depoları, kuyumcu atölyeleri ve seramik mahalleleri gibi önemli yapılar bulundu. Özbekistan Bilimler Akademisi’ne ve tüm Özbekistan makamlarına destekleri ve misafirperverlikleri için teşekkür ederiz” diye konuştu.
Proje, sadece akademik bir çalışma olmanın ötesinde, bölgenin turizm potansiyelini artırması ve Türk dünyasının ortak kültürel mirasını görünür kılması bakımından da önem taşıyor.
Sonraki Haber

TİKA ve T3 Vakfı İşbirliğinde Karadağ’da “Bilim Ülgün” Bilim Merkezi Açıldı
Karadağ’ın Ulçin (Ülgün) şehrinde, Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı Başkanlığı (TİKA) ile Türkiye Teknoloji Takımı Vakfı (T3), Karadağ merkezli XL Labs Vakfı ve Ulçin Belediyesi iş birliğiyle hayata geçirilen “Bilim Ülgün” Bilim Merkezi’nin açılışı görkemli...